İlticâ ve Sığınma Vesilesi Safer Ayı
Bugün (Miladi 1 Kasım 2016) itibariyle Hicri ayların 2.si olan Safer Ayına erişmiş bulunuyoruz. Yaratılmış olan hiçbir şeyde özü itibariyle uğur ya da uğursuzluk gibi bir hâl söz konusu olmayıp, bereket ve bereketlenme de, birtakım belaların isabeti de sadece ve sadece Hâlik olan Allah Te‘âlâ’dandır. Bu ölçü amentüde; ‘’hayrın ve şerrin Allah Te‘âlâ’dan olduğuna inanmak’’ şeklinde bir i‘tikâd umdesi olarak yer almaktadır.
Uğursuzluğun olup olmadığı gündeme geldiğinde ilgili nassların bir kısmının uğursuzluk diye bir şey olmadığı yönünde bir anlatıma sahip olduğu, bir kısmınınsa uğursuzluk tasavvurunun varlığına delâlet ettiği görülmekte, bu nasslar arasında ilk bakışta bir tearuz (çelişki/çatışma) olduğu zannedilmektedir.
İslâm’da Uğursuzluk Var mıdır?
Konuyla ilgili nassları şu şekilde te’lif edebilmek mümkündür: yaratılmış hiçbir şeyde uğursuzluk olmadığını beyan eden nasslar[1], bu uğursuzluğun eşyanın –bizzat- kendisinden olmadığını (ancak Allah Te‘âlâ’nın takdiriyle olabileceğini) anlatmaktadır. Uğursuzluğun varlığından bahseden ve özellikle Kur‘ân-ı Azîmüşşân’da, bazı kavimlere gönderilen ve onların helâkine sebep olan belalar için uğursuz olduğu ifade edilen ve hadîs-i şeriflerde de Çarşamba günü şeklinde belli zaman dilimlerinin takdir edilmiş olduğunu beyan eden nasslardaki[2] anlatım da bundan farklı değildir; onlarda da bu belâların vaktiyle beraber Allâh’ın (Celle Celâlühû) takdiri olduğu beyan edilmektedir. Konu bütünlüğü açısından söz konusu deliller birlikte değerlendirildiğinde bu sonuca varabilmek pek de zor olmayacaktır.
Dolayısıyla Safer ayında bir uğursuzluk bulunduğunu ya da belaların yeryüzü ve üzerinde bulunanlarla bu ayda buluşup onlara bu ayda isabet etmesi yönündeki tasavvuru savunan bazı velîlerin[3] anlayışıyla mezkûr nasslar arasında bir tearuz bulunmadığını söyleyebilmek hiç de zor değildir. Söz konusu tartışma ve münakaşaların hepsi bir yana, bizlere böyle bir haber ulaşmış olmasına ve Safer ayında insanlar için fena hadiselerin arttığı yönündeki istatistiki verilere binaen bu haberleri, Allah Te‘âlâ’ya sığınma vesile edinmemiz bir eleştiri sebebi değil bilakis yerinde bir davranış olarak değerlendirilmelidir.
Hülasa Rabbimiz, sene içerisindeki bazı zaman dilimlerini huzur ve felâh vesilesi günler olarak takdir ettiği gibi, bazı zaman dilimlerini de kendisine sığınma, ilticâ etme günleri kılmıştır.
Bu Konu İ‘tikâdî Bir Konu mudur?
Safer ayıyla ilgili münakaşaların sebeplerinden birisi de bu konunun i‘tikâdî bir konu olduğunun iddia edilip tartışmalarının bu zeminde sürdürülmeye çalışması ve bu konuyla ilgili gündeme getirilen bazı hadislerin taz‘îf edilerek (zayıf sayılarak) değerlendirme dışı bırakılmasıdır. Oysaki bu mesele i‘tikâda taalluk eden bir mesele olmayıp, tergîb ve terhîb alanında ele alınıp değerlendirilmesi gereken bir meseledir. Bu sebeple, konuya delalet eden hadîs-i şerîflerin bazısı sıhhat-zaaf durumu esas alındığında zayıf olmuş olsa bile, fazîletler, tergîb ve terhîb alanında zayıf hadisle amel edilmesi meşru ve tavsiye edilen bir iştir. Sene içerisinde 320.000 kadar belanın dünya semâsına inip bu ayda (Safer ayında) yeryüzüne indirildiğini keşfen haber vermiş olan velîlerin ifşaatları da bu meyanda göz ardı edilmemelidir.
Keşif, her ne kadar dinîn aslından müstakil bir delil olarak sayılmasa da, şer‘î ölçülerle ortaya konulmuş bir konuya aykırı bir durum içermediği hatta söz konusu şer‘î açıklamaya uygun düşmekle beraber, tafsil edici bir nitelik taşıdığı takdirde amele konu olabilmektedir. Sözü edilen keşif ayrıca ifşaat açısından birden çok velinin ittifakıyla nakledildiğinde bu bilginin, o velilere itimat eden kimseler için değerli ve kıymetli bir bilgi niteliği kazanması yerilecek bir iş olarak görülmemeli, bu ittifak ihtiyatla ve edeple karşılanmalıdır.
Safer Ayı Bir İlticâ ve Sığınma Vesilesi İttihâz Edilmelidir
Bu itibarla Safer Ayı, Rabbimizin çokça hatırlanmayı ve çokça sığınılmayı murad ettiği önemli bir aydır. Bundan dolayı Safer ayını bir sığınma vesilesi edinmeli, tevarüs etmiş olduğumuz müktesebatın bize tavsiye ettiği dua, zikir, evrâd, ezkâr ve ibadetlerle Allah Te‘âlâya elimizden geldiğince sığınmalı, bu ayda elde edeceğimiz hassasiyet ve irtibatı, bütün seneye yayacak bir bilinç ve anlayışı kazanma konusunda değerlendirmeliyiz.
Bu sene Safer Ayıyla ilgili özellikle dikkat edilmesi gereken günler şu şekildedir:
Safer Ayının başlangıcı:
Safer Ayının İlk Çarşambası:
Safer Ayının Son Çarşambası ve Son Günü:
Safer Ayıyla ilgili bilgiler kapsamında, son gününün özellikle Çarşamba gününe tevafuk etmiş olması, bu günde Allah Te‘âlâ’ya sığınma konusunda daha özenli olma hususunda ayrıca önemli bir ikaz olarak algılanmalıdır.
Safer Ayında Yapılacak Duâ ve İbâdetler
Safer Ayında yapılacak dua, ibâdet ve terkipler hakkındaki malumata, site içeriğimizde yer alan makalelerimizden erişim sağlayabilirsiniz.
Safer ayına mahsus dualar, genel olarak haftalık muhafaza niyetiyle okunacak dua, Safer ayında tekrarlanması hayırlara vesile olan dualar ve Safer ayının ilk gece namazına dair malumata erişmek için tıklayınız
Safer ayının son Çarşamba gecesi ve eski (Rûmî) Mart ayının ilk Çarşamba gecesi okunacak, bir senelik belalardan korunmaya vesile olacak dua, Safer ayının ilk gece namazı, Safer ayının son Çarşamba günü namazı ve bu aya mahsus Salavât-ı Şerîfelere erişmek için tıklayınız
Dipnot
[1] Buhârî, Cihâd 47, Nikâh 17, Tıb 43, 54; Müslim, Selam, 102, Tıb, 117-120.
[2] Fussilet Sûresi: 16; Buhari, Edebü’l-Müfred, 293; No: 725; Beyhaki, Şuabu’l-İman, Sıyam: No: 3874; İbn Arrak, Tenzihu’ş-şeria, 1/53-56, No: 19-24; Kurtubî, el-Câmiu’l-Ahkâmi’l-Kur’an, 15/333; Âlûsi, Rûhu’l-Meânî, 13/173.
[3] Dünya semâsına inen belaların yeryüzüne Safer ayında indirildiğini beyan ederek bundan sakınıp Allah Te‘âlâ’ya ilticâ etmeye dair evrâd ve ezkâr türü eserlerinde konuya yer vermiş olan âlimlerden birkaçını zikretmek gerekirse; İsmail Hakkı Bursevî (Ruhû’l-Beyân’ında), İbrahim İbnu Muhammed el-Ensârî, Şeyh Muhammed Ebu’l-Yüsr Âbidin, es-Seyyid Mâü’l-Ayneyn, Muhammed İbnu Hâtiruddîn, Allâme Şeyh Muhammed İbnu Abdi’l-Hayy ed-Dâvûdî, (bu zâtın Şeyhi) Şeyh İlyas, eş-Şeyh Ferîdüddîn en-Nakşibendî, Ferîdüddîn Şekergenç, Hâce Mu‘înüddîn ve İbrâhim el-Kûrânî ve Efendi Babamız Ali Haydar Efendi Hazretlerinin yakın dostlarından Mahmud Sâmi Ramazanoğlu Hazretleri… gibi velîler (Kaddesallâhu Esrâruhum Aleyhim Ecmâ‘în) zikredilebilir.
*********************************
Safer Ayı Duaları
Haftalık Muhafaza İçin Okunacak Bir Duâ
Müsnedü’l-Firdevs isimli eserde zikredilen bir hadîs-i şerîfe göre: Her kim Salı günü üç kere:
اَللّٰهُمَّ يَا كَافِيَ الْبَلَاءِ إِكْفِنَا الْبَلَاءَ قَبْلَ نُزُولِهِ مِنَ السَّمَاءِ
يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ
derse bir salıdan diğer salıya kadar muhafaza olunur.
Her çarşamba gecesi okunacak dua
Mâü’l-ayneyn Hazretlerinin ehli hayrdan ve ehli ilimden güvenilir zatlardan naklettiğine göre her çarşamba gecesi yâni salıyı çarşambaya bağlayan gece akşamla yatsı arasında:
Yüz kere: بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Yüz kere: يَا خَالِقُ
Yüz kere: سُبُّوحٌ قُدُّوسٌ
Yüz kere: لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ okumaya devam eden kişiyi Allâh-u Te‘âlâ o sene inecek bütün belâlardan muhafaza eder.
Safer ayında her gün okunacak dua
Her kim bu duayı Safer ayının her günü okursa Allâh-u Te‘âlâ onu bir dahaki Safer ayına kadar o sene olacak bütün belâ ve musîbetlerden korur. O sene ona asla hiçbir belâ isabet etmez. (Muhammed ibn-ü Hatîrü’d-dîn, el-Cevâhiru’l-hams, sh:50-51)
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ
اَللّٰهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هٰذَا الشَّهْرِ وَمِنْ شَرِّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمِنْ كُلِّ شِدَّةٍ وَبَلاَءٍ وَبَلِيَّةٍ الَّتِي قَدَّرْتَ فِيهِ يَا دَهْرُ يَا دَيْهُورُ يَا دَيْهَارُ يَا كَانُ يَا كَيْنُونُ يَا كَيْنَانُ يَا أَزَلُ يَا أَبَدُ يَا مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدِ أَنْتَ تَفْعَلُ مَا تُرِيدُ
اَللّٰهُمَّ احْرُسْنِي بِعَيْنِكَ الَّتِي لاَتَنَامُ فِي نَفْسِي وَمَالِي وَأَهْلِي وَأَوْلاَدِي وَدِينِي ودُنْيَايَ الَّتِي ابْتَلَيْتَنِي بِصُحْبَتِهَا بِحُرْمَةِ الْأَبْرَارِ وَالْأَخْيَارِ بِرَحْمَتِكَ يَا عَزِيزُ يَا غَفَّارُ يَا كَرِيمُ يَا سَتَّارُ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَاشَدِيدَ الْقُوٰى يَاشَدِيدَ الْمِحَالِ يَا عَزِيزُ يَا كَرِيمُ يَا كَبِيرُ يَا مُتَعَالْ، ذَلَّلْتَ بِعِزَّتِكَ جَمِيعَ خَلْقِكَ، اِكْفِنِي وَاكْفِنِي عَنْ جَمِيعِ خَلْقِكَ يَا مُحْسِنُ يَا مُجَمِّلُ يَا مُتَفَضِّلُ يَا مُنْعِمُ يَا مُكْرِمُ يَا اَللّٰهُ لاَ إِلٰهَ اِلاَّ أَنْتَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَا لَطِيفُ لَطَفْتَ بِخَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، اُلْطُفْ بِنَا فِي قَضَائِكَ وَعَافِنَا مِنْ بَلاَئِكَ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِكَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
اَللّٰهُمَّ بِسِرِّ الْحَسَنِ وَأَخِيهِ وَجَدِّهِ وَأَبِيهِ وَأُمِّهِ وَبَنِيهِ، اِكْفِنِي شَرَّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمَا يَنْزِلُ فِيهِ يَا كَافِيَ الْمُهِمَّاتِ يَا دَافِعَ الْبَلِيَّاتِ، فَسَيَكْفِيكَهُمُ اللّٰهُ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ
Safer Ayında Tekrarlanmasında Hayır Olan Bir Dua
يَا دَافِعَ الْبَلَايَا اِدْفَعْ عَنَّا الْبَلَايَا فَاللّٰهُ خَيْرٌ حَافِظًا وَهُوَ أَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ، إِنَّكَ عَلٰى
كُلِّ شَيْئٍ قَدِيرٌ
“Ey belâları defeden! Bizden belâları defet. Allâh koruyucu olarak (herkesten) daha hayırlıdır. Zaten acıyanların en merhametlisi ancak O’dur! Ey Allâh! Şüphesiz Sen her şeye kādirsin.”
Bu dua 11, 100, 311 gibi mübarek sayılarda tekrarlanabilir.
Safer Ayının İlk Gece Namazı:
Safer ayının ilk gecesinde yatsının farzını ve sünnetini kıldıktan sonra vitirden önce dört rekât namaz kılınıp birinci rekâtta fâtihadan sonra onbir kere kâfirûn sûresi, ikinci rekâtta onbir kere ihlâs sûresi, üçüncü rekâtta onbir kere felak sûresi, dördüncü rekâtta onbir kere nâs sûresi okunur, selamdan sonra yetmiş kere:
سُبْحَانَ اللّٰهِ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ وَلَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَ اللّٰهُ اَكْبَرْ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمْ
okunur, peşine de yetmiş kere:
إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ
âyet-i kerimesi okunur
******************************************
Safer Ayının Son Çarşambasında İbâdetler
Safer ayının son çarşamba gecesi, bir de (eski) mart ayının ilk çarşamba gecesi yâni salıyı çarşambaya bağlayan gece akşam namazından sonra bir senelik belalardan korunmak için okunacak dualar:
On iki kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ اَلرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّينَ
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْئٌ فِي اْلأَرْضِ
وَلَا فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمْ
Yüz kere:
لَاحَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
Yirmi yedi kere Kadr Sûresi:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
إِنَّآ أَنْزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ أَلْفِ شَهْرٍ تَنَزَّلُ الْمَلَآ ئِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِمْ مِنْ كُلِّ أَمْرٍ سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
Sonunda şu salavât-ı şerîfe okunacak:
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍنِ النَّبِيِّ اْلاُمِّيِّ وَعَلَى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ تَسْلِيمًا
Safer Ayının Son Çarşamba Günü Namazı:
Şeyh-i Kâmil Ferîdüddîn Şekergenç Hazretlerinin Hâce Mu‘înüddîn (Kuddise Sirruhû)nun evrâdından nakline göre; her sene üçyüz yirmi bin belâ gökten yere nâzil olur, bunların hepsi de safer ayının son çarşambasında vâki olur. Bu yüzden o gün senenin günlerinin en çetin geçen günü olur.
O gün her kim dört rekât namaz kılar da, her bir rekâtında fâtihadan sonra on yedi kere Kevser suresi, beş kere ihlâs suresi ve birer kere felak-nâs surelerini okur, namaz bittikten sonra da aşağıda zikredilen duâyı okursa Allâh-u Te‘âlâ keremiyle onu o gün yağan bütün belâlardan muhafaza eder ve o günden itibaren bir dahaki senenin tamamına kadar çevresinde hiçbir belâ dolaşmaz.
أَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِبِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
سَلاَمٌ عَلَيْكُمْ كَتَبَ رَبُّكُمْ عَلٰى نَفْسِهِ الرَّحْمَةَ، سَلَامٌ عَلَيْكُمْ بِمَا صَبَرْتُمْ فَنِعْمَ عُقْبَى الدَّارِ، سَلَامٌ عَلَيْكُمُ ادْخُلُوا الْجَنَّةَ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ، وَسَلَامٌ عَلَيْهِ يَوْمَ وُلِدَ وَيَوْمَ يَمُوتُ وَيَوْمَ يُبْعَثُ حَيًّا، وَالسَّلاَمُ عَلَيَّ يَوْمَ وُلِدْتُ وَيَوْمَ أَمُوتُ وَيَوْمَ أُبْعَثُ حَيًّا، سَلاَمٌ عَلَيْكَ سَأَسْتَغْفِرُ لَكَ رَبِّي إِنَّهُ كَانَ بِي حَفِيًّا، وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنِ اتَّبَعَ الْهُدَى، وَسَلاَمٌ عَلٰى عِبَادِهِ الَّذِينَ اصْطَفٰى، سَلاَمٌ عَلَيْكُمْ لَا نَبْتَغِي الْجَاهِلِينَ، سَلاَمٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ، سَلاَمٌ عَلٰى نُوحٍ فِي الْعَالَمِينَ، سَلاَمٌ عَلٰى إِبْرَاهِيمَ، سَلاَمٌ عَلٰى مُوسَى وَهَارُونَ، سَلاَمٌ عَلٰى إِلْيَاسِينَ، وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ، سَلاَم ٌعَلَيْكُمْ طِبْتُمْ فَادْخُلُوهَا خَالِدِينَ، سَلَامٌ هِيَ حَتّٰى مَطْلَعِ الْفَجْرِ،
Peşine de şu dua yapılır:
«اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي شَهْرِ الصَّفَرِ وَاخْتِمْ لَنَا بِالسَّعَادَةِ وَالظَّفَرِ.»
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
«اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ، اَللّٰهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هٰذَا الشَّهْرِ وَمِنْ شَرِّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمِنْ كُلِّ شِدَّةٍ وَبَلاَءٍ وَبَلِيَّةٍنِ الَّتِي قَدَّرْتَ فِيهِ يَا دَهْرُ يَا دَيْهُورُ يَا دَيْهَارُ يَا كَانُ يَا كَيْنُونُ يَا كَيْنَانُ يَا أَزَلُ يَا أَبَدُ يَا مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدِ أَنْتَ تَفْعَلُ مَا تُرِيدُ، اَللّٰهُمَّ احْرُسْنِي بِعَيْنِكَ الَّتِي لاَتَنَامُ فِي نَفْسِي وَمَالِي وَأَهْلِي وَأَوْلاَدِي وَدِينِي وَدُنْيَايَ الَّتِي ابْتَلَيْتَنِي بِصُحْبَتِهَا بِحُرْمَةِ اْلأَبْرَارِ وَاْلأَخْيَارِ بِرَحْمَتِكَ يَا عَزِيزُ يَا غَفَّارُ يَا كَرِيمُ يَا سَتَّارُ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، اَللّٰهُمَّ يَاشَدِيدَ الْقُوٰى يَاشَدِيدَ الْمِحَالِ يَا عَزِيزُ يَا كَرِيمُ يَا كَبِيرُ يَا مُتَعَالْ، ذَلَّلْتَ بِعِزَّتِكَ جَمِيعَ خَلْقِكَ، اِكْفِنِي وَاكْفِنِي عَنْ جَمِيعِ خَلْقِكَ يَا مُحْسِنُ يَا مُجَمِّلُ يَا مُتَفَضِّلُ يَا مُنْعِمُ يَا مُكْرِمُ يَا اَللّٰهُ لاَ إِلٰهَ اِلاَّ أَنْتَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، اَللّٰهُمَّ يَا لَطِيفُ لَطَفْتَ بِخَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، اُلْطُفْ بِنَا فِي قَضَائِكَ وَعَافِنَا مِنْ بَلاَئِكَ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِكَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ، اَللّٰهُمَّ بِسِرِّ الْحَسَنِ وَأَخِيهِ وَجَدِّهِ وَأَبِيهِ وَأُمِّهِ وَبَنِيهِ، اِكْفِنِي شَرَّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمَا يَنْزِلُ فِيهِ يَا كَافِيَ الْمُهِمَّاتِ يَا دَافِعَ الْبَلِيَّاتِ، فَسَيَكْفِيكَهُمُ اللّٰهُ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ.»
“Selâm olsun size! Rabbiniz (kullarına acımayı ve) rahmeti (kesin bir vaad olarak fazl-u keremiyle) Kendi (mukaddes) Zât’ına (vacip kılmış ve bu hükmü Arş’ın üstünde bulunan bir kitapta) yazmıştır.” (En‛âm Sûresi:54’ den)
“(İslâm’ı yaşamaya) sabretmiş olmanız sebebiyle selâm olsun size! O (dünyâ) yurd(un)un âkıbeti (olan cennet) ne güzel olmuştur!” (Ra’d Sûresi:24)
“(İşte o (ölüm meleği ve ona yardımcı ola)nlar:) ‛(Ey Allâh’ın dostları!) Selâm olsun sizlere! (Artık bu andan sonra istenmedik hiçbir şey sizlere ulaşmayacaktır.)
Yapmakta bulunmuş olduğunuz (zikirler ve ibadetler gibi güzel) şeyler vesilesiyle (buyurun) girin o (vaad olunduğunuz Adn) cennet(lerin)e!’ diyeceklerdir.” (Nahl Sûresi:32’ den)
“(Allâh-u Te‛âlâ’dan) selâm olsun ona (Yahya’ya); doğduğu günde de, öleceği günde de, diri olarak (kabrinden) çıkarılacağı günde de!” (Meryem Sûresi:15)
“Doğduğum günde de, öleceğim günde de, diri olarak (kabrimden) çıkarılacağım günde de (Allâh-u Te‛âlâ’dan) selâm olsun bana! (Meryem Sûresi:33)
“(İbrâhîm (Aleyhisselâm) babasına) dedi ki: “(Benden gelecek bir zarardan) kurtuluş olsun sana! Senin (hidâyete erişerek, affolmaya lâyık bir hâle gelmen) için kesinlikle Rabbimden bağışlanma talebinde bulunacağım.
Gerçekten O bana karşı dâima çok lütufkâr /pek merhametli/çok ikram sahibi/ olmuştur.” (Meryem Sûresi:47)
“Bütün selâmlar (ve tüm azaplardan kurtuluşlar), hidâyete hakkıyla uyan kimselere âittir!” (Tâha Sûresi:47’den)
“Selâm, O’nun seçmiş olduğu kulları üzerine olsun!” (Neml Sûresi:59’dan)
“(Bizden gelecek bir zarardan korkmayın, zira tarafımızdan) selamet olsun size (herkes yoluna gidebilir)/! Biz, câhiller(le düşüp kalkmayı ve konuşup görüşmey)i istemeyiz!” (Kasas Sûresi:55’den)
“(Cennetliklere şeref vermek için, melekler aracı yapılmaksızın bi’z-Zât) O Rahîm olan Rab(lerin)den (“Ey cennet ehli! Selâm olsun size!”) söz(üy)le bir selâm (verilir)!” (Yâsîn Sûresi:58)
“Âlemler içerisinde (tarafımızdan) Nûh’a selâm (ve esenlik) olsun!” (Sâffât Sûresi:79)
“İbrâhîm’e (tarafımızdan) selâm (ve esenlik) olsun!” (Sâffât Sûresi:109)
“Mûsâ ve Hârûn’a da (tarafımızdan) selâm (ve selâmet) olsun!” (Sâffât Sûresi:120)
“İlyâs’a da (tarafımızdan) selâm (ve saâdet) olsun!” (Sâffât Sûresi:130)
“Selâm olsun o tüm gönderilen (peygamber)lere!” (Sâffât Sûresi:181)
“(Şirk ve günah kirlerinden) tertemiz oldunuz! Öyleyse ebedî kalıcılar olarak buraya girin!” (Zümer Sûresi:73’den)
“(Başka zamanlarda Allâh-u Te‛âlâ hem bela hem de selâmet takdir ederken,) o (geceki takdirler), fecir doğuncaya kadar ancak bir selâmettir/!” (Kadir Sûresi:5)
Ey Allâh! Safer ayında bize bereket ver! Mutluluk ve galibiyetle bitirmemizi nasip et! Âmîn!
Ey Allâh! Kulun, Nebîn ve Rasûlün olan Ümmî Peygamber olan Efendimiz Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine ve sahâbesine salât eyle, bereketler yağdır ve selam eyle.
Ey Allâh! Muhakkak ki ben bu ayın ve bu günün şerrinden ve senin bu ayda yarattığın her bir belâ ve musîbetten Sana sığınırım.
Ey Ezelî! Ey Bâkî! Ey Kadîm! Ey Mevcûd! Ey Sâbit! Ey Hakk!
Ey (varlığının) başlangıcı olmayan! Ey sonu olmayan! Ey her şeyi yoktan yaratan! Ey her şeyi tekrar diriltecek olan! Ey celal ve ikram sahibi! Ey ulu Arş’ın sahibi! Sen dilediğini yaparsın!
Ey Allâh! Hiç uyumayan kudret gözünle beni, canım, malım, birliktelikleriyle beni imtihana tâbi tuttuğun çocuklarım, dînim ve dünyam hakkında muhafaza eyle. İyi ve hayırlı kullarının hürmetine bu duamı kabul eyle! Rahmetinle muamele eyle!
Ey yüce! Ey günahları bağışlayan! Ey (kullarına karşı) cömert (olan)! Ey günahları örten! Ey acıyanların en merhametlisi rahmetinle muamele eyle!
“Ey kuvvetleri güçlü ve azâbı şiddetli olan Allâh!
Ey Kendisi çok güçlü olan! Ey ululuk sahibi! Ey iyilik sahibi! Ey büyük! Ey yüce Allâh! İzzetinle bütün yaratıklarını zelîl kıldın.
Bana kâfî gel, mahlukātına karşı bana kâfî gel!
Ey güzellik veren! Ey yaptığını güzel yapan! Ey güzelleştiren! Ey fazl-u kerem sahibi! Ey in‛am eden! Ey ikram eden! Ey Kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan! Ey acıyanların en merhametlisi!
Ey gökleri ve yeri yaratma lütfunda bulunan Latîf. Kazâ ve kaderinde bize lütufta bulun. Belandan bize âfiyet ver. Senin yardımın olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey acıyanların en merhametlisi! Rahmetinle kabul buyur.
Allâh bize yeter. O ne güzel vekildir. O pek yüce ve çok büyük Allâh’ın yardımı olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur.
Ey Allâh! Hasen ile kardeşinin, dedesi ile babasının, annesi ile oğullarının sırrı hakkı için; bugünün şerrine ve bugünde inecek olan belaların şerrine karşı bana kâfi gel!
Ey mühim sıkıntılara kâfi gelen ve ey belâları kaldıran!
Onlara karşı muhakkak Allâh sana kâfi gelecektir, O hakkıyla işiten ve hakkıyla bilendir!
Allâh, Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve eshâbının tümüne salât eylesin.”
Bu Duanın Akabinde On Bir Defa Okunacak Salât-I Münciye
«اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلاَةً تُنْجِينَا بِهَا مِنْ جَمِيعِ الْأَهْوَالِ وَاْلأٰفَاتِ، وَتَقْضِي لَنَا بِهَا جَمِيعَ الْحَاجَاتِ، وَتُطَهِّرُنَا بِهَا مِنْ جَمِيعِ السَّيِّئَاتِ،وَتَـرْفَعُنَا بِهَا أَعْلَى الدَّرَجَاتِ، وَتُبَلِّغُنَا بِهَا أَقْصَى الْغَايَاتِ، مِنْ جَمِيعِ الْخَيْرَاتِ فِي الْحَيَاةِ وَبَعْدَ الْمَمَاتِ، إِنَّكَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ.»
“Ey Allâh! Efendimiz Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine öyle bir salât et ki; onun sebebiyle bizi bütün korkulardan ve âfetlerden kurtarasın, onun sebebiyle bütün ihtiyaçlarımızı göresin, onun sâyesinde bizi bütün günahlardan temizleyesin, onun vesîlesiyle bizi derecelerin en yücesine yükseltesin, yine onun sâyesinde bizi hayatta ve ölümden sonra bütün hayırların nihâyetine ulaştırasın. Muhakkak Sen her şeye kādirsin.”
**********************************************
Safer Ayının Son Çarşamba Gecesi ve Gününde Okunacak Duâlar
Safer ayının son çarşamba gecesi, bir de (eski) mart ayının ilk çarşamba gecesi (akşam namazından) sonra bir senelik belalardan korunmak için okunacak dualar:
On iki kere Fâtiha Sûresi:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ اَلرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّينَ
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
“O Rahmân ve O Rahîm olan Allâh’ın ismiyle!”
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْئٌ فِي اْلأَرْضِ وَلَا فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيم
“O Allâh’ın ismiyle (akşamladım) ki, O’nun ismiyle birlikte (olana) ne yerde, ne de gökte hiçbir şey zarar veremez. O, hakkıyla işiten, çok iyi bilendir.”
Yüz kere:
لَاحَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
“Günahlardan dönüş ve ibâdete kuvvet ancak Yüce ve Ulu olan Allâh-u Te‘âlâ’nın yardımıyladır.”
Yirmi yedi kere Kadr Sûresi:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
إِنَّآ أَنْزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ أَلْفِ شَهْرٍ تَنَزَّلُ الْمَلَآ ئِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِمْ مِنْ كُلِّ أَمْرٍ سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
“O Rahmân ve O Rahîm olan Allâh’ın ismiyle! Muhakkak Biz onu(; o ebedî mucize olan Kur’ân-ı Kerîm’i) Kadir Gecesi’nde (Levh-i Mahfûz’dan, birinci kat semaya) topluca indir dik! Kadir Gecesi’nin ne (kadar büyük bir gece) olduğunu sana bildirmiş olan şey de nedir? (Kimse bilemez ki bildirsin! İşte şimdi Ben sana bildiriyorum ki;) Kadir Gecesi(, içerisinde Kadir Gecesi bulunmayan) bin aydan daha hayırlıdır! (Bu nedenle onda yapılan salih bir amel, seksen üç sene dört ay boyunca sürekli yapılan bir amele denk olmaktan öte, ondan daha faziletlidir!) Melekler de, Rûh (diye adlandırılan Cebrâîl (Aleyhisselâm)) da (o geceden bir dahaki seneye kadar takdir edilmiş olan) her önemli işten dolayı Rablerinin izniyle onda iner de iner. Fecir doğuncaya (ve tan yeri ağarıncaya) kadar (melekler karşılaştıkları her imanlı erkek ve kadına selâm verdikleri için,) o (gece) ancak bir selâmdır/(Başka zamanlarda Allâh-u Te`âlâ hem bela hem de selâmet takdir ederken,) o (geceki takdirler), fecir doğuncaya kadar ancak bir selâmettir.”[1]
Yüz kere:
“ياَ خاَلِقُ”
Yüz kere:
“سُبُّحٌ قُدُّوسٌ”
Sonunda şu salevât-ı şerîfe okunur:
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍنِ النَّبِيِّ اْلاُمِّيِّ وَعَلَى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ تَسْلِيمًا
“Ey Allâh! Nebiyy-i Ümmî olan Efendimiz Muhammed’e âline (Ehl-i Beyti’ne) ve sahâbesine çok salât et ve çokça selâm et!”[2]
Safer Ayının Son Çarşamba Gecesi Namazı
Safer ayının son çarşambasının gecesi veya gündüzünde iki rekât namaz kılınıp birinci ve ikinci rekâtta Fâtiha’dan sonra 11 kere İhlâs-ı Şerîf okunur, namazdan sonra 7 defa istiğfâr edilip el kaldırılarak 11 defa Salât-ı Münciye okunur ve sonrasında ise “إِنَّكَ عَلي كُلِّ شَيْءٍ قَديِرٌ” “Muhakkak ki sen her şeye Kādir’sin” zikri eklenir. Bundan sonra: “Beni ve efrâd-ı âilemi ve bilcümle mü’minleri yer ve gök afatlarından ve cemî belâlardan muhâfaza buyur yâ Rabbî!” diye duâ edilir.[3]
Safer Ayının Son Çarşamba Günü Namazı
İmâm-ı Rabbânî (Kuddise Sirruhû)nun babasının ve evvelce kendisinin de mensubu bulunduğu Çeştiyye tarîkatı meşâyıhından Şeyh Kâmil Ferîdüddîn Genc-i Şeker Hazretleri’nin tarîkatının müessisi ve evliyanın reisi Hâce Mu‘înüddîn-i Çeştî (Kuddise Sirruhû)nun evradından nakline göre; her sene üç yüz yirmi bin belâ gökten yere nâzil olur, bunların hepsi de Safer ayının son çarşambasında vâki olur. Bu yüzden o gün, senenin günlerinin en çetin geçen günü olur.
O gün her kim dört rekât namaz kılar da her bir rekâtında Fâtiha’dan sonra 17 kere Kevser Sûresi, 5 kere İhlâs Sûresi ve birer kere Felak-Nâs Sûrelerini okur, namaz bittikten sonra da 7 kere istiğfâr edip ellerini kaldırarak selâm âyetlerinden oluşan duâyı okursa, Allâh-u Te‘âlâ keremiyle onu o gün yağan bütün belâlardan muhâfaza eder ve o günden itibaren bir dahaki senenin tamamına kadar çevresinde hiçbir belâ dolaşmaz.[4]
Selâm âyetleri okunduktan sonra, “Safer Ayının Her Günü Okunacak Duâ”[5] okunur ve peşinden de 11 defa Salât-ı Münciye okunarak terkip tamamlanır.
Dipnotlar
[1] Kadir Sûresi:1-5
[2] Mâü’l-Ayneyn, Na‘tü’l-bidâyât, s.168
[3] Mahmûd Sâmî, el-Ed‘iye ve’l-Ezkâr, s.123-127
[4] Muhammed ibni Hatîriddîn, el-Cevâhiru’l-Hams, s.50-52; Mahmûd Sâmî, el-Ed‘iye ve’l-ezkâr, s.123-127
[5] “Safer Ayının Her Günü Okunacak Duâ”ya erişim sağlamak için tıklayınız
*******************************
Safer Ayında İbâdet, Zikir ve Duâ
Hicrî ayların ikincisi olan ve lügatte “boş kalmak, boşluk; sararmak, sarılık; karında yaşayan kurtçuk” gibi anlamlara gelen Safer kelimesinin bu aya isim olmasıyla ilgili birkaç görüş bulunmaktadır. Bir görüşe göre savaşılması haram olan Muharrem ayından çıkılıp da savaşa başlandığında ele geçirilen evlerin eşyalarından ve varlıklarından boşaltılması sebebiyle ‘Safer’ olarak isimlendirilmiştir. Bir başka görüş, tarihteki veba salgınının bu aya denk gelmesi sebebiyle “sararma” anlamına bağlı olarak böyle adlandırıldığı şeklindedir. Bir diğer görüş ise Yemen’in meşhur Saferiyye panayırından yola çıkılarak bu şekilde adlandırıldığı yönündedir.
İslâm Tarihi Açısından Safer Ayı
İslâm tarihinde Safer ayı içerisinde birçok önemli hâdise vuku bulmuştur. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in Sevr mağarasına sığınmaları, Veddân Gazvesi, Recî‘ ve Bi’rimaûne faciaları, Hayber seferi, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in kerîmelerinden Zeynen vâlidemizin vefâtı, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in son hastalığı ve Sıffin muhârebesi, Safer ayında vuku bulmuş olan önemli hâdiselerin başlıcalarındandır.
Safer Ayının Her Gününde Okunacak Duâ
Rivâyet olunduğuna göre her kim aşağıda zikredilecek duâyı Safer ayının her günü okursa Allah Te‘âlâ onu bir dahaki Safer ayına kadar o sene olacak bütün belâ ve musibetlerden korur. O sene ona asla hiçbir belâ isabet etmez.
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ
اَللّٰهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هٰذَا الشَّهْرِ وَمِنْ شَرِّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمِنْ كُلِّ شِدَّةٍ وَبَلاَءٍ وَبَلِيَّةٍ الَّتِي قَدَّرْتَ فِيهِ يَا دَهْرُ يَا دَيْهُورُ يَا دَيْهَارُ يَا كَانُ يَا كَيْنُونُ يَا كَيْنَانُ يَا أَزَلُ يَا أَبَدُ يَا مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدِ أَنْتَ تَفْعَلُ مَا تُرِيدُ
اَللّٰهُمَّ احْرُسْنِي بِعَيْنِكَ الَّتِي لاَتَنَامُ فِي نَفْسِي وَمَالِي وَأَهْلِي وَأَوْلاَدِي وَدِينِي ودُنْيَايَ الَّتِي ابْتَلَيْتَنِي بِصُحْبَتِهَا بِحُرْمَةِ الْأَبْرَارِ وَالْأَخْيَارِ بِرَحْمَتِكَ يَا عَزِيزُ يَا غَفَّارُ يَا كَرِيمُ يَا سَتَّارُ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَاشَدِيدَ الْقُوٰى يَاشَدِيدَ الْمِحَالِ يَا عَزِيزُ يَا كَرِيمُ يَا كَبِيرُ يَا مُتَعَالْ، ذَلَّلْتَ بِعِزَّتِكَ جَمِيعَ خَلْقِكَ، اِكْفِنِي وَاكْفِنِي عَنْ جَمِيعِ خَلْقِكَ يَا مُحْسِنُ يَا مُجَمِّلُ يَا مُتَفَضِّلُ يَا مُنْعِمُ يَا مُكْرِمُ يَا اَللّٰهُ لاَ إِلٰهَ اِلاَّ أَنْتَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَا لَطِيفُ لَطَفْتَ بِخَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، اُلْطُفْ بِنَا فِي قَضَائِكَ وَعَافِنَا مِنْ بَلاَئِكَ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِكَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
اَللّٰهُمَّ بِسِرِّ الْحَسَنِ وَأَخِيهِ وَجَدِّهِ وَأَبِيهِ وَأُمِّهِ وَبَنِيهِ، اِكْفِنِي شَرَّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمَا يَنْزِلُ فِيهِ يَا كَافِيَ الْمُهِمَّاتِ يَا دَافِعَ الْبَلِيَّاتِ، فَسَيَكْفِيكَهُمُ اللّٰهُ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي شَهْرِ الصَّفَرِ وَاخْتِمْ لَنَا بِالسَّعَادَةِ وَالظَّفَرِ
Terceme
“Ey Allâh! Kulun, Nebîn ve Rasûlün olan Ümmî Peygamber olan Efendimiz Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine ve sahâbesine salât eyle, bereketler yağdır ve selam eyle.
Ey Allâh! Muhakkak ki ben bu ayın ve bu günün şerrinden ve senin bu ayda yarattığın her bir belâ ve musîbetten Sana sığınırım.
Ey Ezelî! Ey Bâkî! Ey Kadîm! Ey Mevcûd! Ey Sâbit! Ey Hakk! Ey (varlığının) başlangıcı olmayan! Ey sonu olmayan! Ey her şeyi yoktan yaratan! Ey her şeyi tekrar diriltecek olan! Ey celal ve ikram sahibi! Ey ulu Arş’ın sahibi! Sen dilediğini yaparsın!
Ey Allâh! Hiç uyumayan kudret gözünle beni, canım, malım, birliktelikleriyle beni imtihana tâbi tuttuğun çocuklarım, dînim ve dünyam hakkında muhafaza eyle. İyi ve hayırlı kullarının hürmetine bu duamı kabul eyle! Rahmetinle muamele eyle!
Ey yüce! Ey günahları bağışlayan! Ey (kullarına karşı) cömert (olan)! Ey günahları örten! Ey acıyanların en merhametlisi rahmetinle muamele eyle!
“Ey kuvvetleri güçlü ve azâbı şiddetli olan Allâh!
Ey Kendisi çok güçlü olan! Ey ululuk sahibi! Ey iyilik sahibi! Ey büyük! Ey yüce Allâh! İzzetinle bütün yaratıklarını zelîl kıldın. Bana kâfî gel, mahlukātına karşı bana kâfî gel!
Ey güzellik veren! Ey yaptığını güzel yapan! Ey güzelleştiren! Ey fazl-u kerem sahibi! Ey in‛am eden! Ey ikram eden! Ey Kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan! Ey acıyanların en merhametlisi!
Ey gökleri ve yeri yaratma lütfunda bulunan Latîf. Kazâ ve kaderinde bize lütufta bulun. Belandan bize âfiyet ver. Senin yardımın olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey acıyanların en merhametlisi! Rahmetinle kabul buyur.
Allâh bize yeter. O ne güzel vekildir. O pek yüce ve çok büyük Allâh’ın yardımı olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey Allâh! Hasen ile kardeşinin, dedesi ile babasının, annesi ile oğullarının sırrı hakkı için; bugünün şerrine ve bugünde inecek olan belaların şerrine karşı bana kâfi gel! Ey mühim sıkıntılara kâfi gelen ve ey belâları kaldıran!
Onlara karşı muhakkak Allâh sana kâfi gelecektir, O hakkıyla işiten ve hakkıyla bilendir!
Allâh Te‘âlâ, Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve Ashâbının tümüne salât eylesin.
Ey Allâh! Safer ayında bize bereker ver. Mutluluk ve galibiyetle bitirmemizi nasîb et. Âmîn”[1]
Safer Ayında Yapılacak Duâ ve İbâdetler
Safer Ayında yapılacak dua, ibâdet ve terkipler hakkındaki malumata, site içeriğimizde yer alan makalelerimizden erişim sağlayabilirsiniz. İlticâ ve Sığınma Vesilesi Safer Ayı başlıklı içeriğimize erişim sağlamak için tıklayınız…
Safer ayına mahsus dualar, genel olarak haftalık muhafaza niyetiyle okunacak dua, Safer ayında tekrarlanması hayırlara vesile olan dualar ve Safer ayının ilk gece namazına dair malumata erişmek için tıklayınız…
Safer ayının son Çarşamba gecesi ve eski (Rûmî) Mart ayının ilk Çarşamba gecesi okunacak, bir senelik belalardan korunmaya vesile olacak dua, Safer ayının ilk gece namazı, Safer ayının son Çarşamba günü namazı ve bu aya mahsus Salavât-ı Şerîfelere erişmek için tıklayınız…
Dipnotlar
[1] Duânın kaynakları için bkz. Muhammed ibni Hatîriddîn, el-Cevâhiru’l-Hams, s.50-52; İbrahim el-Ensârî, Rave’z-Zam‘ân fî Fezâili’l-Eşhuri ve’l-Eyyâm, s.4; Muhammed Âbidîn, Tenbîhu’l-Kulûbî’n-Nâ‘ime ale’l-Evrâdi’d-Dâime, s.71-72; Şeyh Mahmud Sâmî, el-Ed‘iye ve’l-Ezkâr, s.118-119
*******************************************
Mânevî Muhâfaza Açısından Safer Ayı Duâları
Mevlâ Te‘âlâ’dan hakkıyla sakınan müttakîler, Safer ayını tarihte yaşanan bazı hâdiselere ve birtakım müşahedelerine bağlı olarak ilticâ ve sığınma vesilesi kabul etmişler, bu ayın her gününü husûsî ibâdetlerle geçirmeyi ve özellikle de çarşamba günleri ve gecelerinde yoğun bir şekilde duâ, evrâd ve ezkâr ile meşgul olmuşlardır. Özellikle son Çarşamba günü ve gecesine dikkat çekilen Safer ayında, okunması her gün tavsiye edilen duâ ve zikirlere, Mevlâ Te‘âlâ’ya ilticâ niyetiyle devam etmek güzel görülmüştür. Evliyâ-i Kirâm’ın bu hassasiyeti hakkında detaylı malumat edinmek için tıklayınız…
Safer ayında her gün okunacak duânın metnine ve terkibin muhtevasına erişim sağlamak için tıklayınız…
Haftalık Muhâfaza İçin Okunacak Duâ
Müsnedü’l-Firdevs isimli eserde zikredilen bir hadîs-i şerîfe göre: Her kim salı günü üç kere:
اَللّٰهُمَّ يَا كَافِيَ الْبَلَاءِ إِكْفِنَا الْبَلَاءَ قَبْلَ نُزُولِهِ مِنَ السَّمَاءِ
يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ
derse bir salıdan diğer salıya kadar muhâfaza olunur.
Allahümme Yâ Kâfiyel belâi ikfinâl belâe gable nüzûlihi minessemâi
Yâ Allah Yâ Allah Yâ Allah Yâ Allah Yâ Allah Yâ Allah Yâ Allah
Her Çarşamba Gecesi Okunması Tavsiye Edilen Bir Terkib
Mâü’l-ayneyn Hazretlerinin ehli hayrdan ve ehli ilimden güvenilir zatlardan naklettiğine göre her çarşamba gecesi yani salıyı çarşambaya bağlayan gece akşamla yatsı arasında aşağıdaki terkibi okumaya devam eden kişiyi Allâh-u Te‘âlâ o sene inecek bütün belâlardan muhâfaza eder.
Yüz kere: بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
“O Rahmân ve O Rahîm olan Allâh’ın ismiyle!”
Yüz kere: “ياَ خاَلِقُ”
Yüz kere: “سُبُّحٌ قُدُّوسٌ”
Yüz kere: لَاحَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
“Günahlardan dönüş ve ibâdete kuvvet ancak Yüce ve Ulu olan Allâh-u Te‘âlâ’nın yardımıyladır.”[1]
Safer Ayının Son Çarşambası
Safer ayının son çarşambasından gafil kalmamak ve velîlerin üzerinde önemle durdukları bu zaman dilimini husûsî duâlarla geçirmek için bilinmesi lâzım gelen terkiblere erişim sağlamak için tıklayınız…
Dipnotlar
[1] Mâü’l-Ayneyn, Na‘tü’l-Bidâyât, s.168
************************************
Safer Ayı Duaları
Haftalık Muhafaza İçin Okunacak Bir Duâ
Müsnedü’l-Firdevs isimli eserde zikredilen bir hadîs-i şerîfe göre: Her kim Salı günü üç kere:
اَللّٰهُمَّ يَا كَافِيَ الْبَلَاءِ إِكْفِنَا الْبَلَاءَ قَبْلَ نُزُولِهِ مِنَ السَّمَاءِ
يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ يَا اَللّٰهُ
derse bir salıdan diğer salıya kadar muhafaza olunur.
Her çarşamba gecesi okunacak dua
Mâü’l-ayneyn Hazretlerinin ehli hayrdan ve ehli ilimden güvenilir zatlardan naklettiğine göre her çarşamba gecesi yâni salıyı çarşambaya bağlayan gece akşamla yatsı arasında:
Yüz kere: بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Yüz kere: يَا خَالِقُ
Yüz kere: سُبُّوحٌ قُدُّوسٌ
Yüz kere: لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ okumaya devam eden kişiyi Allâh-u Te‘âlâ o sene inecek bütün belâlardan muhafaza eder.
Safer ayında her gün okunacak dua
Her kim bu duayı Safer ayının her günü okursa Allâh-u Te‘âlâ onu bir dahaki Safer ayına kadar o sene olacak bütün belâ ve musîbetlerden korur. O sene ona asla hiçbir belâ isabet etmez. (Muhammed ibn-ü Hatîrü’d-dîn, el-Cevâhiru’l-hams, sh:50-51)
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ
اَللّٰهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هٰذَا الشَّهْرِ وَمِنْ شَرِّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمِنْ كُلِّ شِدَّةٍ وَبَلاَءٍ وَبَلِيَّةٍ الَّتِي قَدَّرْتَ فِيهِ يَا دَهْرُ يَا دَيْهُورُ يَا دَيْهَارُ يَا كَانُ يَا كَيْنُونُ يَا كَيْنَانُ يَا أَزَلُ يَا أَبَدُ يَا مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدِ أَنْتَ تَفْعَلُ مَا تُرِيدُ
اَللّٰهُمَّ احْرُسْنِي بِعَيْنِكَ الَّتِي لاَتَنَامُ فِي نَفْسِي وَمَالِي وَأَهْلِي وَأَوْلاَدِي وَدِينِي ودُنْيَايَ الَّتِي ابْتَلَيْتَنِي بِصُحْبَتِهَا بِحُرْمَةِ الْأَبْرَارِ وَالْأَخْيَارِ بِرَحْمَتِكَ يَا عَزِيزُ يَا غَفَّارُ يَا كَرِيمُ يَا سَتَّارُ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَاشَدِيدَ الْقُوٰى يَاشَدِيدَ الْمِحَالِ يَا عَزِيزُ يَا كَرِيمُ يَا كَبِيرُ يَا مُتَعَالْ، ذَلَّلْتَ بِعِزَّتِكَ جَمِيعَ خَلْقِكَ، اِكْفِنِي وَاكْفِنِي عَنْ جَمِيعِ خَلْقِكَ يَا مُحْسِنُ يَا مُجَمِّلُ يَا مُتَفَضِّلُ يَا مُنْعِمُ يَا مُكْرِمُ يَا اَللّٰهُ لاَ إِلٰهَ اِلاَّ أَنْتَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ
اَللّٰهُمَّ يَا لَطِيفُ لَطَفْتَ بِخَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، اُلْطُفْ بِنَا فِي قَضَائِكَ وَعَافِنَا مِنْ بَلاَئِكَ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِكَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
اَللّٰهُمَّ بِسِرِّ الْحَسَنِ وَأَخِيهِ وَجَدِّهِ وَأَبِيهِ وَأُمِّهِ وَبَنِيهِ، اِكْفِنِي شَرَّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمَا يَنْزِلُ فِيهِ يَا كَافِيَ الْمُهِمَّاتِ يَا دَافِعَ الْبَلِيَّاتِ، فَسَيَكْفِيكَهُمُ اللّٰهُ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ
Safer Ayında Tekrarlanmasında Hayır Olan Bir Dua
يَا دَافِعَ الْبَلَايَا اِدْفَعْ عَنَّا الْبَلَايَا فَاللّٰهُ خَيْرٌ حَافِظًا وَهُوَ أَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ، إِنَّكَ عَلٰى
كُلِّ شَيْئٍ قَدِيرٌ
“Ey belâları defeden! Bizden belâları defet. Allâh koruyucu olarak (herkesten) daha hayırlıdır. Zaten acıyanların en merhametlisi ancak O’dur! Ey Allâh! Şüphesiz Sen her şeye kādirsin.”
Bu dua 11, 100, 311 gibi mübarek sayılarda tekrarlanabilir.
Safer Ayının İlk Gece Namazı:
Safer ayının ilk gecesinde yatsının farzını ve sünnetini kıldıktan sonra vitirden önce dört rekât namaz kılınıp birinci rekâtta fâtihadan sonra onbir kere kâfirûn sûresi, ikinci rekâtta onbir kere ihlâs sûresi, üçüncü rekâtta onbir kere felak sûresi, dördüncü rekâtta onbir kere nâs sûresi okunur, selamdan sonra yetmiş kere:
سُبْحَانَ اللّٰهِ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ وَلَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَ اللّٰهُ اَكْبَرْ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمْ
okunur, peşine de yetmiş kere:
إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ
âyet-i kerimesi okunur
*************************************
Safer Ayının Son Çarşambasında İbâdetler
Safer ayının son çarşamba gecesi, bir de (eski) mart ayının ilk çarşamba gecesi yâni salıyı çarşambaya bağlayan gece akşam namazından sonra bir senelik belalardan korunmak için okunacak dualar:
On iki kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ اَلرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّينَ
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Yüz kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْئٌ فِي اْلأَرْضِ
وَلَا فِي السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمْ
Yüz kere:
لَاحَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
Yirmi yedi kere Kadr Sûresi:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
إِنَّآ أَنْزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ أَلْفِ شَهْرٍ تَنَزَّلُ الْمَلَآ ئِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِمْ مِنْ كُلِّ أَمْرٍ سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
Sonunda şu salavât-ı şerîfe okunacak:
اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍنِ النَّبِيِّ اْلاُمِّيِّ وَعَلَى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ تَسْلِيمًا
Safer Ayının Son Çarşamba Günü Namazı:
Şeyh-i Kâmil Ferîdüddîn Şekergenç Hazretlerinin Hâce Mu‘înüddîn (Kuddise Sirruhû)nun evrâdından nakline göre; her sene üçyüz yirmi bin belâ gökten yere nâzil olur, bunların hepsi de safer ayının son çarşambasında vâki olur. Bu yüzden o gün senenin günlerinin en çetin geçen günü olur.
O gün her kim dört rekât namaz kılar da, her bir rekâtında fâtihadan sonra on yedi kere Kevser suresi, beş kere ihlâs suresi ve birer kere felak-nâs surelerini okur, namaz bittikten sonra da aşağıda zikredilen duâyı okursa Allâh-u Te‘âlâ keremiyle onu o gün yağan bütün belâlardan muhafaza eder ve o günden itibaren bir dahaki senenin tamamına kadar çevresinde hiçbir belâ dolaşmaz.
أَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِبِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
سَلاَمٌ عَلَيْكُمْ كَتَبَ رَبُّكُمْ عَلٰى نَفْسِهِ الرَّحْمَةَ، سَلَامٌ عَلَيْكُمْ بِمَا صَبَرْتُمْ فَنِعْمَ عُقْبَى الدَّارِ، سَلَامٌ عَلَيْكُمُ ادْخُلُوا الْجَنَّةَ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ، وَسَلَامٌ عَلَيْهِ يَوْمَ وُلِدَ وَيَوْمَ يَمُوتُ وَيَوْمَ يُبْعَثُ حَيًّا، وَالسَّلاَمُ عَلَيَّ يَوْمَ وُلِدْتُ وَيَوْمَ أَمُوتُ وَيَوْمَ أُبْعَثُ حَيًّا، سَلاَمٌ عَلَيْكَ سَأَسْتَغْفِرُ لَكَ رَبِّي إِنَّهُ كَانَ بِي حَفِيًّا، وَالسَّلاَمُ عَلٰى مَنِ اتَّبَعَ الْهُدَى، وَسَلاَمٌ عَلٰى عِبَادِهِ الَّذِينَ اصْطَفٰى، سَلاَمٌ عَلَيْكُمْ لَا نَبْتَغِي الْجَاهِلِينَ، سَلاَمٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ، سَلاَمٌ عَلٰى نُوحٍ فِي الْعَالَمِينَ، سَلاَمٌ عَلٰى إِبْرَاهِيمَ، سَلاَمٌ عَلٰى مُوسَى وَهَارُونَ، سَلاَمٌ عَلٰى إِلْيَاسِينَ، وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ، سَلاَم ٌعَلَيْكُمْ طِبْتُمْ فَادْخُلُوهَا خَالِدِينَ، سَلَامٌ هِيَ حَتّٰى مَطْلَعِ الْفَجْرِ،
Peşine de şu dua yapılır:
«اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي شَهْرِ الصَّفَرِ وَاخْتِمْ لَنَا بِالسَّعَادَةِ وَالظَّفَرِ.»
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
«اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَنَبِيِّكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيِّ الْأُمِّيِّ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ، اَللّٰهُمَّ إنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هٰذَا الشَّهْرِ وَمِنْ شَرِّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمِنْ كُلِّ شِدَّةٍ وَبَلاَءٍ وَبَلِيَّةٍنِ الَّتِي قَدَّرْتَ فِيهِ يَا دَهْرُ يَا دَيْهُورُ يَا دَيْهَارُ يَا كَانُ يَا كَيْنُونُ يَا كَيْنَانُ يَا أَزَلُ يَا أَبَدُ يَا مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ يَا ذَا الْجَلاَلِ وَالْإِكْرَامِ يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدِ أَنْتَ تَفْعَلُ مَا تُرِيدُ، اَللّٰهُمَّ احْرُسْنِي بِعَيْنِكَ الَّتِي لاَتَنَامُ فِي نَفْسِي وَمَالِي وَأَهْلِي وَأَوْلاَدِي وَدِينِي وَدُنْيَايَ الَّتِي ابْتَلَيْتَنِي بِصُحْبَتِهَا بِحُرْمَةِ اْلأَبْرَارِ وَاْلأَخْيَارِ بِرَحْمَتِكَ يَا عَزِيزُ يَا غَفَّارُ يَا كَرِيمُ يَا سَتَّارُ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، اَللّٰهُمَّ يَاشَدِيدَ الْقُوٰى يَاشَدِيدَ الْمِحَالِ يَا عَزِيزُ يَا كَرِيمُ يَا كَبِيرُ يَا مُتَعَالْ، ذَلَّلْتَ بِعِزَّتِكَ جَمِيعَ خَلْقِكَ، اِكْفِنِي وَاكْفِنِي عَنْ جَمِيعِ خَلْقِكَ يَا مُحْسِنُ يَا مُجَمِّلُ يَا مُتَفَضِّلُ يَا مُنْعِمُ يَا مُكْرِمُ يَا اَللّٰهُ لاَ إِلٰهَ اِلاَّ أَنْتَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، اَللّٰهُمَّ يَا لَطِيفُ لَطَفْتَ بِخَلْقِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ، اُلْطُفْ بِنَا فِي قَضَائِكَ وَعَافِنَا مِنْ بَلاَئِكَ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِكَ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ، حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ، اَللّٰهُمَّ بِسِرِّ الْحَسَنِ وَأَخِيهِ وَجَدِّهِ وَأَبِيهِ وَأُمِّهِ وَبَنِيهِ، اِكْفِنِي شَرَّ هٰذَا الْيَوْمِ وَمَا يَنْزِلُ فِيهِ يَا كَافِيَ الْمُهِمَّاتِ يَا دَافِعَ الْبَلِيَّاتِ، فَسَيَكْفِيكَهُمُ اللّٰهُ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى أٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ.»
“Selâm olsun size! Rabbiniz (kullarına acımayı ve) rahmeti (kesin bir vaad olarak fazl-u keremiyle) Kendi (mukaddes) Zât’ına (vacip kılmış ve bu hükmü Arş’ın üstünde bulunan bir kitapta) yazmıştır.” (En‛âm Sûresi:54’ den)
“(İslâm’ı yaşamaya) sabretmiş olmanız sebebiyle selâm olsun size! O (dünyâ) yurd(un)un âkıbeti (olan cennet) ne güzel olmuştur!” (Ra’d Sûresi:24)
“(İşte o (ölüm meleği ve ona yardımcı ola)nlar:) ‛(Ey Allâh’ın dostları!) Selâm olsun sizlere! (Artık bu andan sonra istenmedik hiçbir şey sizlere ulaşmayacaktır.)
Yapmakta bulunmuş olduğunuz (zikirler ve ibadetler gibi güzel) şeyler vesilesiyle (buyurun) girin o (vaad olunduğunuz Adn) cennet(lerin)e!’ diyeceklerdir.” (Nahl Sûresi:32’ den)
“(Allâh-u Te‛âlâ’dan) selâm olsun ona (Yahya’ya); doğduğu günde de, öleceği günde de, diri olarak (kabrinden) çıkarılacağı günde de!” (Meryem Sûresi:15)
“Doğduğum günde de, öleceğim günde de, diri olarak (kabrimden) çıkarılacağım günde de (Allâh-u Te‛âlâ’dan) selâm olsun bana! (Meryem Sûresi:33)
“(İbrâhîm (Aleyhisselâm) babasına) dedi ki: “(Benden gelecek bir zarardan) kurtuluş olsun sana! Senin (hidâyete erişerek, affolmaya lâyık bir hâle gelmen) için kesinlikle Rabbimden bağışlanma talebinde bulunacağım.
Gerçekten O bana karşı dâima çok lütufkâr /pek merhametli/çok ikram sahibi/ olmuştur.” (Meryem Sûresi:47)
“Bütün selâmlar (ve tüm azaplardan kurtuluşlar), hidâyete hakkıyla uyan kimselere âittir!” (Tâha Sûresi:47’den)
“Selâm, O’nun seçmiş olduğu kulları üzerine olsun!” (Neml Sûresi:59’dan)
“(Bizden gelecek bir zarardan korkmayın, zira tarafımızdan) selamet olsun size (herkes yoluna gidebilir)/! Biz, câhiller(le düşüp kalkmayı ve konuşup görüşmey)i istemeyiz!” (Kasas Sûresi:55’den)
“(Cennetliklere şeref vermek için, melekler aracı yapılmaksızın bi’z-Zât) O Rahîm olan Rab(lerin)den (“Ey cennet ehli! Selâm olsun size!”) söz(üy)le bir selâm (verilir)!” (Yâsîn Sûresi:58)
“Âlemler içerisinde (tarafımızdan) Nûh’a selâm (ve esenlik) olsun!” (Sâffât Sûresi:79)
“İbrâhîm’e (tarafımızdan) selâm (ve esenlik) olsun!” (Sâffât Sûresi:109)
“Mûsâ ve Hârûn’a da (tarafımızdan) selâm (ve selâmet) olsun!” (Sâffât Sûresi:120)
“İlyâs’a da (tarafımızdan) selâm (ve saâdet) olsun!” (Sâffât Sûresi:130)
“Selâm olsun o tüm gönderilen (peygamber)lere!” (Sâffât Sûresi:181)
“(Şirk ve günah kirlerinden) tertemiz oldunuz! Öyleyse ebedî kalıcılar olarak buraya girin!” (Zümer Sûresi:73’den)
“(Başka zamanlarda Allâh-u Te‛âlâ hem bela hem de selâmet takdir ederken,) o (geceki takdirler), fecir doğuncaya kadar ancak bir selâmettir/!” (Kadir Sûresi:5)
Ey Allâh! Safer ayında bize bereket ver! Mutluluk ve galibiyetle bitirmemizi nasip et! Âmîn!
Ey Allâh! Kulun, Nebîn ve Rasûlün olan Ümmî Peygamber olan Efendimiz Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine ve sahâbesine salât eyle, bereketler yağdır ve selam eyle.
Ey Allâh! Muhakkak ki ben bu ayın ve bu günün şerrinden ve senin bu ayda yarattığın her bir belâ ve musîbetten Sana sığınırım.
Ey Ezelî! Ey Bâkî! Ey Kadîm! Ey Mevcûd! Ey Sâbit! Ey Hakk!
Ey (varlığının) başlangıcı olmayan! Ey sonu olmayan! Ey her şeyi yoktan yaratan! Ey her şeyi tekrar diriltecek olan! Ey celal ve ikram sahibi! Ey ulu Arş’ın sahibi! Sen dilediğini yaparsın!
Ey Allâh! Hiç uyumayan kudret gözünle beni, canım, malım, birliktelikleriyle beni imtihana tâbi tuttuğun çocuklarım, dînim ve dünyam hakkında muhafaza eyle. İyi ve hayırlı kullarının hürmetine bu duamı kabul eyle! Rahmetinle muamele eyle!
Ey yüce! Ey günahları bağışlayan! Ey (kullarına karşı) cömert (olan)! Ey günahları örten! Ey acıyanların en merhametlisi rahmetinle muamele eyle!
“Ey kuvvetleri güçlü ve azâbı şiddetli olan Allâh!
Ey Kendisi çok güçlü olan! Ey ululuk sahibi! Ey iyilik sahibi! Ey büyük! Ey yüce Allâh! İzzetinle bütün yaratıklarını zelîl kıldın.
Bana kâfî gel, mahlukātına karşı bana kâfî gel!
Ey güzellik veren! Ey yaptığını güzel yapan! Ey güzelleştiren! Ey fazl-u kerem sahibi! Ey in‛am eden! Ey ikram eden! Ey Kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan! Ey acıyanların en merhametlisi!
Ey gökleri ve yeri yaratma lütfunda bulunan Latîf. Kazâ ve kaderinde bize lütufta bulun. Belandan bize âfiyet ver. Senin yardımın olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey acıyanların en merhametlisi! Rahmetinle kabul buyur.
Allâh bize yeter. O ne güzel vekildir. O pek yüce ve çok büyük Allâh’ın yardımı olmadan hiçbir güç ve kuvvet yoktur.
Ey Allâh! Hasen ile kardeşinin, dedesi ile babasının, annesi ile oğullarının sırrı hakkı için; bugünün şerrine ve bugünde inecek olan belaların şerrine karşı bana kâfi gel!
Ey mühim sıkıntılara kâfi gelen ve ey belâları kaldıran!
Onlara karşı muhakkak Allâh sana kâfi gelecektir, O hakkıyla işiten ve hakkıyla bilendir!
Allâh, Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve eshâbının tümüne salât eylesin.”
Bu Duanın Akabinde On Bir Defa Okunacak Salât-I Münciye
«اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلاَةً تُنْجِينَا بِهَا مِنْ جَمِيعِ الْأَهْوَالِ وَاْلأٰفَاتِ، وَتَقْضِي لَنَا بِهَا جَمِيعَ الْحَاجَاتِ، وَتُطَهِّرُنَا بِهَا مِنْ جَمِيعِ السَّيِّئَاتِ،وَتَـرْفَعُنَا بِهَا أَعْلَى الدَّرَجَاتِ، وَتُبَلِّغُنَا بِهَا أَقْصَى الْغَايَاتِ، مِنْ جَمِيعِ الْخَيْرَاتِ فِي الْحَيَاةِ وَبَعْدَ الْمَمَاتِ، إِنَّكَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ.»
“Ey Allâh! Efendimiz Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine öyle bir salât et ki; onun sebebiyle bizi bütün korkulardan ve âfetlerden kurtarasın, onun sebebiyle bütün ihtiyaçlarımızı göresin, onun sâyesinde bizi bütün günahlardan temizleyesin, onun vesîlesiyle bizi derecelerin en yücesine yükseltesin, yine onun sâyesinde bizi hayatta ve ölümden sonra bütün hayırların nihâyetine ulaştırasın. Muhakkak Sen her şeye kādirsin.”
**********************
Bu bilgilerin hepsi ismailaga.org.tr sitesinden alınmıştır.